Şuurlu Öğretmenler Derneği (ÖĞDER) Samsun Şube Başkanı İsmail Okutan, ülkenin aydınlık geleceği için mevcut eğitim durumunun tekrardan gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.Yazılı bir açıklama yapan ÖĞDER Şube Başkanı Okutan, eğitimin bir bütün olduğunu, ayrılıp parçalanamaz ve hiçbir parçasının diğerinden daha önemsiz olmadığına dikkat çekti.

Din eğitiminin bugün bir şekilde Türkiye'de eğitim programlarında, eğitim anlayışlarında, eğitim kurumlarında yer aldığına göre tüm okullarda eşit bir şekilde verilmek zorunda olduğunu belirten Okutan, "Hatta aydınlık bir gelecek, ahlâklı dürüst bir nesil, bağımsız bir ülke istiyorsak, ekonomide adaletli bir bölüşün, siyasette hakça bir görev dağılımı, toplumda eşitlik istiyorsak din eğitimini tüm okullarda eşit bir şekilde yaygınlaştırmak zorundayız. Çünkü hak, adalet, dürüstlük, eşitlik kavramları her şeyden önce dini kavramlardır. Hak, adalet, ahlak, dürüstlük, eşitlik konuları daha çok dini konulardır. Bu kavramlar ve konular sadece imam hatip liselerinde okuyan çocuklara lazım olacak konular değildir. Dürüstlük ya da iyi ve ahlâklı insan olmak sadece imam hatip liselerinde okuyan öğrencilerden beklenen davranışlar olamaz. Aynı dini konular ve kavramlar eşitlik ilkesinin bir gereği olarak her kademe ve türdeki eğim kurumlarımızda tüm çocuklarımıza verilmelidir. Din eğitiminin sadece imam hatip liselerinde veriliyor olması bir eşitsizlik ve haksızlıktır. Bu durum aslında materyalist eğitim sistemin ortaya çıkardığı bencil, gayri ahlâki bir durumdur." dedi.

"EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTSİZLİĞİ KALDIRILSIN"

Öğder Samsun Şube Başkanı İsmail Okutan, Türkiye'de cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar yetiştiren imam hatip liselerinde verilen dini programın diğer okullarda verilmemesine anlam veremediğine dikkat çekti. Okutan, "Ya da imam hatip liselerinden mezun olan insanlar bu ülkede başbakan, cumhurbaşkanı, bakan olduklarına göre neden polis olamıyorlar? Neden subay okullarına alınmıyorlar? Asıl çözülmesi gereken mesele burada yatıyor. Eğitimde fırsat eşitliğine aykırı bir durum da budur. Âdeta milli eğitim sistemine dönüşen mevcut eğitim sistemiyle yetinilmemelidir. Türkiye'de sıkıntıların bitmesini, halkın mutlu olmasını, değerlerimizin yükselmesini istiyorsak, yeniden büyük Türkiye istiyorsak eğitim sistemimizi, eğitim programlarımızı, eğitim anlayışlarımızı bir an önce gerçekten milli, gerçekten adil kılmak zorundayız." açıklamasında bulundu.

Haber Yayın Tarihi: 27.09.2010